Bergen Hayatı (Biyografisi)

Yayınlarımız :
Yükleniyor

Bergen Hayatı (Biyografisi)


BERGEN KİMDİR ?
Bergen Sarılmışer Eşi Halis Serbest tarafından kezzap dökülerek gözü kör edildi. "Acıların kadını" olarak bilindi. Asıl adı Belgin Sarılmışer idi. Tarsusta yine Halis Serbest tarafından öldürüldü. Annesi Sabahat Çadrır, ablası İsmet Zorlulardır."Belgin Sarılmışer" Arabesk Müziğinin usta ismi,büyük yorumcusu Bergen'in asıl adı Belgin Sarılmışerdir. "Dağlar" anlamına gelen Bergen, sanatçının sahne ismidir.15 TEMMUZ 1960 da boyacı ustası bir baba ile ebe olan bir annenin ilk çocuğu olarak dünyaya gelen Bergen'in daha sonra dördü kız,ikisi erkek olmak üzre 6 kardeşi daha olur.1966 yılında annesinin babasından ayrılması ve bir süre sonra babasının vefat etmesiyle Ankaraya gelen Bergen,ilkokulu Yenimahalle Yunus Emre İlkokulunda tamamlar.Okul müsamelelerinde mandolin çalması ile öğretmenlerinin dikkati çeken ve müziğe olan yeteneği farkedilen Bergen konservatuara yönlendirilir.1971^d e Ankara Devlet Konservatuarı sınavlarına girerek piyano bölümünü birincilikle kazanır.Mithat Fenmen'in müdürlüğü döneminde Gülay Uğuratadan eğitim alan Bergen, piyano dışında çello da çalmayı öğrenir.Bergen'in okul arkadaşları arasında Derya Baykal,Atilla Atasoy,Sema Atalay ve Numan Paknel vardır.Konservatuar eğitimini maddi sıkıntılar yüzünden tamamlayamayan Bergen, 1976 da yaşını iki yaş büyütüp PTT de memureliğe başlar.
ilk sahne adımları...
1977 yılı kendisi için dönüm noktası olacaktır, zira aşık olduğu bir genç tarafından aldatı. sanatçı, bunalımda olduğu bir dönemde arkadaşları tarafından Ankara Feyman Gece Klubune götürülür.Israrlara dayanamayarak sahneye çıkan Bergen'e gece klubu sahibi İlhan Feyman iş teklif eder.Teklifi kabul eden Bergen,Grup Lokomotifle Türk Sanat Müziği, Türk Hafif Müziği ve arajmanlardan oluşan bir repertuar seslendirir.Sanatçı bir röportajında ilk sahnede okuduğu şarkının Orhan Gencebay'ın "Batsın Bu Dünya" isimli eseri olduğunu söylüyor.Bir yıllık çalışmanın ardından Feyman Gece Klubundeki işi bittiğinde Adanadaki Kuyubaşı Gazinosundan gelen sekiz aylık çalışma karşılığında verilecek bir otomobil teklifini kabul eder ama iş bitiminde otomobil elinden alınır ve borç içinde bırakılır sanatçı. O sırada tanıştığı Halis Serbes bu güç durumdan kurtulmasına yardım eder.Birbirlerine aşık olan ikili nişanlanırlar ancak Adana Kozana yerleşen çiftin mutluluğu uzun sürmez.Zira Serbes Bergen'i sürekli dövmektedir.Bu sırada Bergen, Serbes'in evli ve üç çocuklu olduğunu öğrenir ve ilişkiyi bitirerek Ankaraya geri döner.Osman Hattatla kısa bir zaman birlikte olan Bergen, bir süre sonra Halis Serbesle barışır. 1979 Ankara da Bülent Ersoy ve Müjde Ar'ın yer aldığı Başkent Gazinosunun kadrosunda sahneye çıktığı yıl olacaktır.
ilk longplay...
Tarihler 9 OCAK 1982^i gösterdiğinde Halis Serbes^in eşinden boşanmasından sonra biten bir yıllık evlenme yasağının dolmasından sonra evlenirler.Yine Adana Kozan'a yerleşen çiftin bir süre sonra Bergen'in çalışma isteğine Serbes'in karşı çıkması ve sanatçıyı yine dövmesi nedeniyle arası bozulur.Bergen aynı yılın ortalarında annesini Adana'ya yollar, kendisi de Ankara'ya kaçar.Ancak Adanadaki evlerinin yanması nedeniyle annesini yanına alan Bergen, Ankara,Bursa ve İzmir de çeşitli mekanlarda çalışır.Bu çalışmalar sırasında İzmir de Atlas Plak'ın sahibi ve Kibariye'yi üne kavuşturan "Kimbilir" plağının yapımcı Asım Polat Tezel'le tanışır ve "Şikayetim Var" isimli bir longplay yaparlar.Kibariye'nin aynı yıl çıkan "Aşkın Adresi" isimli longplayının aranje ve altyapı kayıtlarından yararlanılarak oluşturulan bu ilk albüm beklenen ilgiyi görmez.
"korkunç intikam..."
3 EKİM 1982 günü sanatçının hayatını değiştirecek bir olaya gebedir.Bergen, İzmir Alsancaktaki New York Gece Klübünda çalıştığı sırada,dayaklarından yılarak kaçtığı eşi Halis Serbes'in yanınada çalışan ve 500.000 liraya kiralayarak azmettirdiği Şakir isimli kişi, 31 Ekim 1982 gecesi sanatçının üzerine bir kova dolusu kezzabı atar. Yüzünün ve vucudunun büyük bir kısmı yanan Bergen'in o an iki gözüde kör olur.Azmettiren koca iki aylık firardan sonra yakalanıp tutuklanarak İzmir Buca Cezaevine konulur.İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde üç aylık yara tedevisi gören Bergen, gözleri için Ankara'ya gider.Sanatçı o günleri şöyle anlatıyor; "Çok fazla rüya görmeye başlamıştım. Kör kaldığımı, hayranı olduğun Müslüm Gürses ve Kibariye'nin rüyamda beni sahneye davet edip şarkı söylettiğini görürdüm.Çok uzak bir hayal gibiydi. Bergen'in, gözleri için yaptığı tedaviden sonra ancak bir gözünü kurtarılır(1983).
"Bir yıldız doğuyor..."
Ameliiyat sonrası 1984 senesinde İzmir'e geri dönen Bergen'i ziyarete eden Pırlanta Pavyon'un sahibi ve "Kimbilir" şarkısının bestecisi Cengiz Özşeker,sanatçıyı sahneye çıkması yönünde ikna eder.Teklifi kabul eden Bergen büyük bir ilgi ve izdihamla karşılaşır.Aynı yıl bir pilot albüm yaparlar."Kardeşiz Kader" isimli kayıt imkanları iyi olmayan bu albüm bir yıl sonra Yaşar Kekeva'ya yollanır. Albüm sanatçının ölümünden sonra şirket tarafından piyasa da çıkarılacaktır(1990) .1985 de de Kamacı'dan aldığı teklifle İstanbul'a gelen Bergen,Yaşar Plakçılığın sahibi Yaşar Kekeva'yla 3 yıllık kontrat imzalar.Kendisine yaşattığı bütün acılara rağmen kocasını affedip boşanmayan Bergen,Niğde Açık Cezaevine nakledilen Halis Serbes'i ziyaret eder,barışır.Kezzap olayından dolayı açılan mahkemeden de vazgeçer.MART 1986 da Yaşar Plakçılık etiketiyle "İnsan Severse" albümü longplay ve kaset olarak çıkan sanatçı yoğun bir ilgi görür.Sturdust'ta çalışmaya başlar.Bu Bergen'in ikinci albümü olmasına rağmen Yaşar Plakçılık'tan çıkan ilk albümüdür. Sanatçının bu albümdeki şarkılar 1986 yapımı Oksal Pekmezoğlu'nun çektiği "Çıkmaz Sokak" isimli video filminde kullanılır. Bulut Aras,Leyla Önder ve Kadir Savun'un başrollerini paylaştığı elimde,albümden "Elin Neyine Gerek", "Mavi Mavi" ve "Sevmek" isimli şarkılara yer verilir.
"Arabesk'in yeni kraliçesi; BERGEN"
EYLÜL 1986^yı tarihler gösterdiğinde Yaşar Plakçılık, Bergen^i yeniden var eden,milyonlarla buluşmasını sağlayan ve üçüncü albümü olan "Acıların Kadını" isimli başyapıtı çıkarır. Longplay ve kaset olarak bası. albüm kısa zamanda 750.000'lik satış rakamını geçer. Bu yapıtın ilgi görmesi ile 1982 yılında yaptığı ve ilk albümü sayı. "Şikayetim Var" isimli albümün yayın haklarını alan Uzelli Plak,bu albümü aynı yıl sadece kaset olarak çıkarılr."Acıların Kadını" isimli albümün gördüğü ilgi yapımcıları cezbeder ve filmi çekilmesi kararlaştırılır.1987 yılında Metro Flim yapımcılığında usta yönetmen Ülkü Erakalın'ın yönettiği "Acıların Kadını" filminde Bergen; Yalçın Gülhan, Asuman Arsan ve Ali Rıza Özbilgiç ile kamera karşısına geçer.Filmin aynı zamanda senaristi de olan Ülkü Erakalın Aralık 1986 tarihli Video Haber Dergisi’ne verdiği bir röportajda başrol oyuncusu Bergen için şunları söyler; "Bergen çok cesur bir kadın. Başına gelen felakete karşılık çok enteresan bir kalbi ve kişiliği var. Filmde bunu ön plana çıkarmaya çalıştım. Batılılar bizim çektiğimiz sahnelerde makyaja başvururlar. Oysa biz bu sahneleri hayatın kendisinden temin ettik.Bir gözü ve yüzünün bir tarafı yok olmuş,vücudu kezzap yanıklarıyla dolu bir kadın...Gerçek yaşamdan bir kadın... Ve gerçek yaşamdan bir yüz... Bu durumda kamera karşısına geçmekten çekinmeyen Bergen'in cesaretini hayretle ve saygıyla karşılıyorum." MART 1987 tarihinde de "Acıların Kadını" albümünün başarısından dolayı Yaşar Kekeva, Hilton da düzenlediği bir davetle Bergen'e "Albümü en çok satan arabesk kadın sanatçı" ünvanı ile altın longplay ve altın kaset ödüllerini verir. aynı yılın NİSAN ayında,Bergen'in dönemin saygın magazin dergilerinden olan Gong'a verdiği bir röportajda "İddialıyız,gölgesiyle, dublesiyle 52 keman var.Diğer renk sazlar hariç. Bir milyonluk satışı hedefliyoruz" diyerek anlattığı dördüncü albümü "Onu da Yak Tanrım" şirketi Yaşar Plak'tan çıkar. Bu yıl ayrıca İbrahim Tatlıses ve Müjde Ar'lı kadroyla gittiği Bursa da sahne aldığı sırada Haftalık Müzik Magazin dergisinde Avustralyalı organizatör John Pale ile Bergen'in aşk yaşadığı iddia edilir ve bu haber Bergen'e pahalıya patlar zira o yılın bayram arifesinde Adana Lunapark Gazinosunda sahne alan Bergen, gazinonun fotoğrafçısı Necmettin Utaş tarafından bıçaklanır. Organizasyon bürosunda çalışan Fehmi Kara, Bergen'i hafif yaralı kurtarır. Saldırının gerçek nedeninin ne olduğu bulunamaz.Hapisten yakında çıkacak olan kocasının azmettirdiği veya gazinocular arasındaki bir hesaplaşma iddiaları ortaya atılır.Yıl sonuna doğru İstanbul Çakıl Gazinosunda Harika Avcı, Emrah, Oya Aydoğan ve Leyla Adalı ile sahne alır ve Kocasının hapisten çıkmasına dört ay kala ve onun isteği ile sahneyi bıraktığını açıklayan Bergen basına; "Halis istedi kabul ettim.O güne lanet ediyorum ama o olay beni şöhret etti. Kocam cezasını zaten çekti ama asıl cezayı bir ömür çekecek... Kendi yarattığı eserle bir ömür yaşayacak, bundan büyük ceza mı olur ona? O beni anlar. Kendi etti kendi çeksin. Dönüşüm çok kuvvetli bir sevgi diye yönlendirilmesin. Dört yıldır hapiste bilmediği görmediği yerler.Birbirimizin kahrını çekelim,yaptıklarımızın yani..." demeçler vererek tepkilere cevap verir.1 ŞUBAT 1988 de çalışmalarını önce Selami Şahin'le başladığı ancak Şahin'in kaza geçirmesiyle Cengiz Tekinle tamamladığı ve beşinci albümü olan"Sevgimin Bedeli" Yaşar Plaktan çıkarılır. Bu yıl içinde dört sene önce yumurtalıklarında oluşan kist yüzünden tek yumurtasını aldırmak zorunda kalan Bergen, rahatsızlığının devam etmesi ve hiç cocuğu olmadığından çocuk sahibi olamama korkusu nedeni ile tekrar ameliyat olur.Sanatçı bu rahatsızlık nedeni ile Mart 1988 de İngilteredeki göz ameliyatını iptal eder. Bergen'in yüzüne kezzap attırmaktan 13 yıl 11 ay hüküm giymiş olan Halis Serbes,6 yıllık mahkumiyetten sonra affa uğrayarak serbest kalır (TEMMUZ 1988). O dönemde Yaşar Plak,sanatçının albümlerine konulmayan şarkılardan oluşan bir derleme albüm çıkarır. "İstemiyorum" isimli bu ara albüm, Bergen'in altıncı albümüdür.
"Bir yıldız kaybediliyor"
1989 yılın başlarında kocasının hapisten çıkmasıyla Mersin'in Pozcu semtinde bir ev alan Bergen,Halis Serbes'e de bir kahvehane açar.Ancak bir yıldır birlikte yaşamalarına rağmen sanatçı ve Serbes anlaşamazlar.20 NİSAN 1989 da Bergen ile Halis Serbes anlaşarak boşanma kararı alırlar ve Adana Kozan da boşanırlar.TEMMUZ 1989 da Bergen, yedinci ve yaşarken çıkardığı son albümü olan "Yıllar Affetmez"i Yaşar Plaktan çıkarır.Sanatçı bu albümün tanıtımı için önceki albümlerinin bir çoğunda olduğu gibi Anadolu'ya tanıtım turnesine çıkar.Bu albüm birkaç yıl sonra Uzelli Plak etiketiyle Almanya da "Hatıram Olsun" adıyla cd olarak basılacaktır.14 AĞUSTOS'un 15 AĞUSTOS'a gün dönümünde sanatçı korkunç bir cinayete kurban gidecektir.Anadolu turnesi kapsamında Samsun'dan Kayseri'ye geçen Bergen, buradaki çalışmasını tamamlayarak Mersin'e gitmek için yola çıkar. Boşandığı eşinin kendilerini takip ettiğini farkeden sanatçı ve annesi emniyeti arayarak durumu bildirir, tedbir alıcağını öğrenince yollarına devam ederler. Tarsus-Pozantı E-5 karayolunun Çamalan Yaylası mevkiindeki Gülek Kasabasında bulunan Aspava Lokantasında gece 04:00 sularında Halis Serbes, Bergen ve annesinin karşısına çıkar. Serbes ile tartışan sanatçı, arabaya binmek üzere hareket ettiğinde Halis Serbes'in silahından çıkan altı kurşunun hedefi olur ve aracın şöför koltuğuna kanlar içinde yığılır. Sanatçının annesi Sabahat Çakar'ı da 3 kuşunla yaralayan Serbes kaçar. Olay yerinde hayatını kaybeden Bergen'in naaşı Tarsus Devlet Hastanesi morguna kaldırılr.Anne Sebahat Çakırsa yoğun bakımda tedaviye alınır.Olaydan bir gün sonra Bergen, sanatçı arkadaşlarının bile katılamadığı bir avuç insanla ve apar topar düzenlenen bir cenaze töreniyle Mersin de toprağa verilir."Katil yakalnıyor ama..."Bergen'in ölümü bir ay boyunca manşetlerden inmeyecektir. Sabah gazetesi yedi bölümlük bir çizgi romanla, Meydan gazetesinde de Bergen'in yakın dostlarından gazeteci Kamil Başaran'ın bir haftalık yazı dizisiyle sanatçının hayatı anlatılır.Bergen'in ölümünden beş ay sonra Yaşar Plak,sanatçının sekizinci albümü olan "Giden Gençliğim"i yayınlar (1990).Albümün çıktığı gün tükenmesiyle Bergen'in efsaneleştiği yolundaki görüşler doğruuluk kazanır.Aynı sene içinde 1984 yılında İzmir de Cengiz Özşeker tarafından yapılır ve daha sonra Yaşar Kekeva'ya yollanan "Kardeşiz Kader" isimli pilot albüm, sanatçının dokuzuncu albümü olarak şirketi tarafından hayralarına ulaştırılır.AĞUSTOS 1990 da ise sanatçının onuncu albümü "Garibin Çilesi Mezarda Biter" Yaşar plaktan çıkar. EYLÜL 1990 da 1989 Ağustosunda dört ay önce boşandığı eşi tarafından öldürülen Bergen'in katili Halis Serbes Almanya da yakalanır.Türk makamları Serbes'in iadesi için çalışma başlatır.TEMMUZ 1991 de Yaşar Plak etiketiyle Bergen'in onbirinci ve son albümü olan "Son Ağlayışım" piyasaya çıkar ve böylelikle sanatçının üçü longplay olan onbir albümlük serisi tamalanır.Sanatçı'nın bunlar dışında 1987 de yine Yaşar Plakçılık tarafında çıkartı. "Karışık Arabesk" isimli toplama albümünde ve 1989 da Meydan Gazetesi "Yılın Starları" özel promosyon albümünde de birer tane şarkısı yayınlanmıştır. 1991^in son ayı içinde de ölümünün üzerinden iki yıl geçen Bergen^in katili Halis Serbes^in Almanya^dan iadesi tamamlanıp Türkiye'ye getirilir.12 MART 1992 da 3 yıl önce boşandığı eşi Bergen'i öldüren ve 7 ay öncede Almanyadan getirilen Halis Serbes çıkarıldığı mahkemede 1 yıl 3 ay hüküm giymesine rağmen zaman aşımı,Almanya da mahkumiyet süresi gibi "hafifletici sebeplerle" 7 aylık bir mahkumiyetle serbest bırakılır. Mahkeme çıkışında isyan eden anne Sebahat Çakır'ın " Kızımın mezarda kemikleri sızlayacak, beni de tehdit ediyorlar" şeklindeki demeçleri basında yer alır. Yıl içinde Faruk Tan isimli bir yapımcı Savaş Müzik etiketiyle Bergen'in bir konserindeki canlı performans kayıdını "Bergen'e Seni Vurmayan Ölsün" adıyla kaset olarak yayınlar.
"Ölümünden sonra..."
1995 de "Aşk Ölümden Soğuktur" isimli bir fim projesinde Bergen'in hayatı anlatılacaktır. Canan Gerede'nin yönettiği filmde Kadir İnanır "Ali" ismiyle Halis Serbes'i, Bennu Gerede ise "Belgin" adıyla Bergen'i canlandırır. Tuncel Kurtiz gibi usta bir oyuncununda yer aldığı film, kezzap olayı dışında Bergen'in hayatıyla alakası olamayan bir hikaye anlatır. Öyleki Belgin karakterinin okur yazarlığı bile yoktur. Bergen'in katili Halis Serbes bile Kanal 6 televizyonunda yayınlanan "Top Secret" adlı magazin prgramında "Ne Belgin Bergen, ne de Ali benim,film yaşadıklarımızı yansıtmıyor" diye tepki gösterir.1999 senesine gelindiğinde Yaşar Plak Bergen'in dokuz albümünü yeni bir baskı ile cd olarak hayranlarının beğenisine sunar. aynı yıl yurtdışında faaliyet gösteren Akbaş Müzik Bergen'in şarkılarından oluşan iki cd'lik arşivi "En Güzel Eserleriyle Unutulmayan Bergen" ismiyle Almanya da basar. Albümde yer alan bir çok şarkının orjinal isimleri de değiştirilmiştir.Milenyumun ilk yılı olan 2000 de Yaşar Plak Bergen'in yeni çıkardığı cd'lerin promosyonları için "Acıların Kadını" isimli şarkıya "Bergen'le Yeniden" başlığının kullanıldığı bir video klip hazırlatılır. Klipte sanatçının ödül aldığı geceden, çeşitli konserlerinden, çalıştığı gazinoların kulislerinden ve sanatçının resimlerinden oluşan görüntüler kullanılır. ŞUBAT 2001 tarihli Hürriyet Gazetesi'nin "Geleceğe Aşk Mektupları" adlı ekinde Halis Serbes'e de mektup yazdırılır. aynı yılın sonlarında Milliyet yazarlarından Ece Temelkuran,"Arabesk'in Kadın Halleri" adlı araştırmasında Bergen'e de yer verir. Yazar Tempo dergisi için hazırladığı "Türkiye'nin Kadınları" adlı arşiv niteliğindeki çalışmasında"Kaybeden Kadınlar" dosyasında Bergen'den de bahseder. Ancak baskı hatasıyla sanatçının yerine Esengül'ün fotoğrafı yayınlanır.2002 yılına gelindiğinde usta yönetmen Ülkü Erakalın çıkaracağını duyurduğu "Bunlar da Anlatamadıklarım" kitabında Bergen'den bahsederken "çok iyi çello çalardı" ifadesini kullanır.Ancak kitap yayınlanmamıştır. Yine bu yıl Kral Fm'in internet sitesinde düzenlenen "En Çok Sevilen Arabesk Kadın Sesi" anketinde, ölümünün ardından 14 yıl geçmesine rağmen Bergen birinci olur. Yılın onbirinci ayında ise Halis Serbes, Akşam Gazetesi'nin Yaşam ekine verdiği röportajda Bergen'le Adana Kuyubaşı Gazinosunda tanıştıklarını, o zaman belediye meclis üyesi olduğu için nufüzünü kullanarak her ikisinin de sarhoş olduğu bir gece nikahlandıklarını iddia eder. Sabah uyandığında ne yaptığının farkında olan Serbes, o günden sonra hep boşanmak istediğini ancak Bergen'in buna bir türlü yaklaşmadığını iddialarına ekler. Hatta ona yakın dava açtığını ama hepsinin aleyhine sonuçlandığını iddia eden Serbes,Bergen'in sarhoş olduğu bir sabah vekalet aldığını ve böylelikle Adana Kozan da boşanabildiği iddiasında bulunur. Sanatçının sürekli kendisini tahrik ettiğini iddia eden Serbes, Bergen'i öldürdükten sonra, önce Suriye'ye kaçtığını, aksilikler yüzünden Adana'ya geri dönerek kaçak yollardan Almanya'ya gittiğini anlatan Serbes, eski eşinin ölümünden kayınvalidesini sorumlu bulduğunu söyler ve ekler "Asıl niyetim onu öldürmekti ama olmadı."KASIM 2003 de haftalık magazin gazetesi "Fısıltı"da usta gezeteci Bediz Doğan, "Nostalji" köşesinde "Bir zamanlar Bergen vardı" başlığı ile sanatçının hayatını ve yaşadıklarını anlatır. 2005 yılına gelindiğinde Uzelli Plak, arşivlerindeki eski plakları cd baskılarıyla çıkarma kararı alır.Esengül plaklarını 4 cd de toplayan şirket Bergen'in "Şikayetim Var" albümünü de çıkaracağını duyurur.2006'nın ilk ayınde Türk Pop Müziği'nin usta ve güçlü sesi Funda Arar yeni albümü "Son Dans"ta 20 yıl önce Bergen'in "Bu şarkıyı okuduğumda günlerce ağladım" dediği "Benim İçin Üzülme" şarkısını rock soudunda bir aranje ile yeniden yorumlar.Olumlu tepkiler alıp başarılı olan ve kliplendirilen bu şarkıyı, 3 yıl önce de "Fatoş" isimli genç bir yetenek okumuş ama başarılı olamamıştır. Yıl ortasında Bergen'in katili Halis Serbes, Evet Gazetesine "Dinmeyen Kin" başlığı ile manşet olur.Bergen'i ve annesi Sebahat Çakır'ı suçlar. AĞUSTOS 2006 da ise Uğur Yücel "Hayatımın Kadınısın" adlı son filminde Türkan Şoray'ın oynadığı şarkıcıyı oluştururken Bergen'den esinlendiğini açıklarken ilginç bir anektot anlatır; "Bergen'in gözünün üstündeki banda pul döktüm bir gece..." Ayrıca Yücel,Ekim 2004 de Hürriyet Pazar'dan emel armutçu'ya verdiği bir röportajda Altın Portakal da "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülünü aldığı 1978 yapımı ve Yavuz Turgul imzalı Muhsin Bey filminin teklifini Bergen'i dinlemeye gittikleri pavyonda aldığını açıklar.
ALBÜM ANTOLOJİSİ 
Longplay'leri

ŞİKAYETİM VAR (1982 / Atlas Plak)
İNSAN SEVERSE (1986 / Yaşar Plak)
ACILARIN KADINI (1986 / Yaşar Plak)
ONU DA YAK TANRIM (1987 / Yaşar Plak)

Kaset'leri
ŞİKAYETİM VAR (1986 / Uzelli Plak)
İNSAN SEVERSE (1986 / Yaşar Plak)
ACILARIN KADINI (1986 / Yaşar Plak)
ONU DA YAK TANRIM (1987 / Yaşar Plak)
SEVGİMİN BEDELİ (1988 / Yaşar Plak)
İSTEMİYORUM (1988 / Yaşar Plak)
YILLAR AFFETMEZ (1989 / Yaşar Plak)
KARDEŞİZ KADER (1990 / Yaşar Plak)
GİDEN GENÇLİĞİM (1990 / Yaşar Plak)
GARİBİN ÇİLESİ MEZARDA BİTER (1990 / Yaşar Plak)
SON AĞLAYIŞIM (1991 / Yaşar Plak)
SENİ VURMAYAN ÖLSÜN (1992 / Savaş Müzik)
KARIŞIK ARABESK "Mecburum" (söz,müzik:Cengiz Tekin) (1987 / Yaşar Plak)
Meydan Gazetesi YILIN STARLARI "Doğum Günü" (söz,müzik:Yunus Bülbül) (1989)

Cd'leri
İNSAN SEVERSE (1999 / Yaşar Plak)
ACILARIN KADINI (1999 / Yaşar Plak)
ONU DA YAK TANRIM (1999 / Yaşar Plak)
SEVGİMİN BEDELİ (1999 / Yaşar Plak)
İSTEMİYORUM (1999 / Yaşar Plak)
YILLAR AFFETMEZ (1999 / Yaşar Plak)
GİDEN GENÇLİĞİM (1999 / Yaşar Plak)
GARİBİN ÇİLESİ MEZARDA BİTER (1999 / Yaşar Plak)
SON AĞLAYIŞIM (1999 / Yaşar Plak)

Bu Yazımıza Yıldız Verin

web counter
Yayın Etiketleri :

Yorum Gönder

0 Yorumlar


reklam
reklam1